Gözyaşım dur düşme gelmeyecek düşünme/ Kes ağlamayı artık bak oldu bana yazık/ Karda zordur yürümek anladım gelmeyecek/ Dünya oldu bana dar neden yağdın söyle kar/ Dünya oldu bana dar bak ne yaptın bana kar

28 Kasım 2009 Cumartesi

''çok uzak şehirde beklendiğini bilerek''

ben..
ben kendimi iyi hissetmiyorum. sorun bu kez O da değil.
sorun benim.
hiç bir beklentim yokmuş gibi yaşıyorum öylece.
günlerim o kadar hızlı geciyorki şaşırıyorum.
ama baktığımda elle tutulan birşey yapmamışım hiç. normal rutin hayat.
hayattan ümidi kesme değil bunun adı.
bugun bayramın birinci gününydü ve ben eşofmanlarımı giydim her zamanki gibi, evden dışarıda hiç çıkmadım, sadece bana msj gönderenleri cvpladım yada beni arayanları actım, ekstra kimseyi aramadım.
bişey in olmasını bekliyorum acaba? o kadar karışıkki bu, duygularımı ifade ederken bile hissediyorum bunu kendimde o kadar yani.
kendimle başbaşa kalmayı sevmeyen biriyim zaten ama bilmiyorum tanımı yapabilsem keşke, bilebilsem problemi ve çözebilsem..
ama şunu biliyorum gerçekten sorunum, her zamanki şey değil (çok şükür)!!

üniveristeden bir arkadasım nişanlısını kaybetmişti 6 ay önce falan, facebook a da bu bayramda yoksun yazmış. çok duygulandım. Rabbim korusun sevdiklerimizi inş. çok zor bir durum :(

Rabbim kimseyi manevi bir boşluktada bırakmasın..

26 Kasım 2009 Perşembe

24 Kasım 2009 Salı

24 kasım 2007





yine bi 24 kasımdı, ama yıl 2007!
benim ilk öğretmenler günüm..
yalnız değildim.
yağmur çiseliyordu.
hava soğuk değildi o kadar yada bize öyle geliyordu bilmiyorum.
notun hala durur diğerlernin yanında; el yazın ve imzan.

23 Kasım 2009 Pazartesi

z o r

zor geliyor artık
her gün sensiz uyanmak,
sesini bile duymadan uykuya dalmak..
bi lokma ekmeği sensiz yemek,
mis gibi çayı sensiz yudumlamak..
hep umud edip,yine kahrolmak yine..
hayallerinle avunmak,
sadece rüyalarda seninle buluşmak..
bana zor geliyor artık;çok zor!

22 Kasım 2009 Pazar

?

yetmedi mi içimde mayalanıp durduğun?

21 Kasım 2009 Cumartesi

böyle durup dururken


bir gün kapına gelsem...

Beni çağırdığını bir defa duyabilsem
Avuçlarımda ateş, yorgun gözlerimde nem
Aşarak denizleri bir gün kapına gelsem
Başımı duvarlara vurup ölsem diyorum



................................................
Sen gelinceye kadar

Pencerem kapalı duracak

Rüzgar gelmesin diye

Artık perdeleri açmayacağım

Gün ışığı girmesin diye

Sonra kahrolacağım

Bu karanlıkta, bu derin yalnızlıkta

Ve günlerce gecelerce haykıracağım

Nerdesin diye, Nerdesin?



Bir gün bu kapıdan sen gireceksin

Biliyorum

Ergeç bu bekleyişin bir sonu gelecek

Yıllarca sonra

Öldüğüm gün bile gelsen

Bütün bu bekleyişimi ve öldüğümü unutup

Çocuklar gibi sevineceğim

Kalkıp sarılacağım ellerine

Uzun uzun ağlıyacağım


~~ümit yaşar oğuzcan

19 Kasım 2009 Perşembe

küçüktüm;
en sevdiğim oyuncağımı bile bile ellerimle kırdım.
şimdi büyüdüm.
çok büyüdüm.

yaram

elim kolum gibi, gözüm gibi bişey, olmasa eksikliği çok.. Sen gibide değil, vefalı o ; arada bi kendini hatırlatıyor hiç değilse. evet işte tam orda yüreğimin üstünde, senin suretinde.. bazen kabuk bağlayan bazende kanayıp canımı acıtan ama hep yanıbaşımda olan..

işte böyle birşey


güneş batmak üzeredir, ve içinde soğuk rüzgarlar esmeye başlar bile, ama sen yinede dayanamaz masmavi denize sırtını döner, inadına gülümseyerek poz verirsin fotograf makinasına..

18 Kasım 2009 Çarşamba

mutluluğun resmi


huzur dolu içim, kıpır kıpır..
arkadaşlarımla dolu dolu günler geçiriyorum yeniden!
geziyorum tozuyorum yiyorum içiyorum :))
hamd olsun mutluyum :))

16 Kasım 2009 Pazartesi

kızımız olucaktı ve adını Melek koyucaktık..

sabret demiştin bana, hayat zordur, zorluklara göğüs ger ve yılma.. ve ne olursa olsun mutlu ol!.. sana gülmek çok yakışıyor demiştin.. sakın ağlama..kimselere kendini üzdürme..
şu kısacık ömrümde 'hayat' seni bir daha bana vermeyebilir, ne yazıkki buna hazırım artık, umutlarım mı tükeniyor bilmiyorum ama kendimi hazırladım, başkalarına canım diyecek olmana, cocuklarımın babası olmuyacak olmana..seninle yaşlanamıycak olmama, sacındaki ilk beyaz ı göremeyecek olmama hazırladım kendimi..
geri kalan ömrümüde şimdi olduğu gibi sensiz yaşayacak olsamda ben senin için hep tebessüm edeceğim hayata, sadece senin için asla üzülmeyeceğim..
hüzünlü şarkılarda sen geliyordun ya aklıma şimdi bir kuş sesi bile seni anımsatıyor; ama olsun canımı acıtmıyor..

14 Kasım 2009 Cumartesi

seni özledim...


Canım Aşkım söyler misin ben seni nasıl sevmiyeyim..
hayatımın bu taze baharında sen olgunlaştırdın beni,
sabretmeyi.. ki sabırsızım tekiydim ben önceleri..öylece elim kolum bağlı hiç bişey yapamadan sessizce durmayı, beklemeyi sen öğrettin bana..
hala ama hala ümid edebilmeyi sevgilim..

hayat o kadar boş geliyorki bana şimdi sevgilim bomboş, anlamsız, keyifsiz..

ve bu nedir Rabbimin bana lutfu mudur bilmiyorum sevgilim, sen cıkıyorsun her yere..

ben bu gece, tamda bu saatte seni çok ama çok sevdiğimi bi kez daha anladım sevgilim, sen bilmesende, duymasanda içimdeki feryatları ben yine haykırıyorum bitanem..
seni çok ama çok seviyorum...


Uykuların kaçar geceleri

Bir türlü sabah olmayı bilmez

Dikilir gözlerin tavanda bir noktaya

Deli eden bir uğultudur başlar kulaklarında

Ne çarşaf halden anlar, ne yastık

Girmez pencerelerden beklediğin aydınlık

Kapanır yatağına çaresizliğine ağlarsın

Onun unutamadığın hayali

Sigaradan derin bir nefes çekmişçesine dolar içine

Sevmek neymiş birgün anlarsın

12 Kasım 2009 Perşembe


bu gece bir başka güzel yağıyor sanki yağmur. az önce perdeyi araladım sokak lambasından baktım yağmura inceden inceye.. istiyor yağmayı ama naz yapıyor gibi.. gönlüm gibi..
gönlüm de öyle, nazlı!.. mutlu olması için çok nedeni var ama daha fazlasını istiyor gibi..
nazlanma artık gönlüm, kime bu naz bana mı yoksa? başkasına olsada duyuramazsınki sesini, anlatamazsın derdini, hiç yorma kendini, bırak nazlanmayıda mutlu olalım artık, kanatlarını bağladığın kelebekleri açıver yeniden, uçsun içimde..
yetmedimi bu kadar üzüntü, gözyaşı, hüzün,keder..
hadi gönlüm..

yüreğim rüzgarı unutlmuş bir gemi..

laptobum gibiyim; Beklemeye aldım kendimi
canlanabilmem içinse bir GÜCE ihtiyacım var!..

11 Kasım 2009 Çarşamba

özlenen ve özleyen

bir özlenen bir de özleyen varmış,
özlenen hiç gelmezken özleyen gün geçtikçe kahroluyormuş...
yıllar geçmiş, hala özlenenden haber çıkmamış.
bu hasrete dayanamayan özleyen çaresizmiş ve bir gün özleyen ölmüş..
ama hala özlenenden haber yokmuş, meğer özlenen, özleyenden ayrıldığı gün ölmüş :(


bir arkadaşımın annesi gönderdi bu msjı bana, cok duygu yüklü ama

10 Kasım 2009 Salı

değdi saçlarıma bahar gülleri
nazende sevgilim yâdıma düştün
sevenin bahtına bir güzel düşer
sen de tek sevgilim aklıma düştün
nazende sevgilim yâdıma düştün


gece gece bu yapılmaz yani bana, kaç oldu üstüste dinlediğim bu şarkıyı??

özellikle nalan altınörs ten..

9 Kasım 2009 Pazartesi

bunları istedim sadece; seni..



yeni doğan günü seninle karşılamaktı, nur yüzüne bakarak uyanmaktı.. hiç kimsede görmedeğim eşsiz enejini ellerime alarak başlamaktı..

iki yumurta rafadan hemde, beyaz peynir ve kokulu çay.. tatil günleri uzunca, keyfini çıkara çıkara ama iş zamanı acele tarafından bir kahvaltı yapmaktı, karşımda sen!..

sonra bi masum bi öpücük kondurarak yanağına yolcu etmekti seni..

sonra evimizi derleyip toplamaktı, sen kokan kıyafetlerini ütülemekti, yastığına düşmüş saç teline bile kıyamayıp atamamaktı, huzur dolu evimize geleceğin vakti iple çekmekti, sabırsızlıkla, canın ne istediyse onu yapmaktı akşam için yemeğe, bugun ne yapayım canım, canın ne istiyor diye aramaktı seni..

işten gelene kadar seni özlemekti, geleceğini bile bile özlemekti.. hemde çok!..
işte; Canım ın gelmesine bir saat kalmış, deyip heyecanımı zirvelerde yaşamaktı..
sonra kapı çalacaktı, en güzel ve en içten tebessümümle karşılamaktı seni, kollarını açıp sarılmandı..

sonra yemeğimizi yiyip, orta kahvelerimizi içmekti karşılıklı..
ben bir yandan çayımızı demleyip, bulaşıklarımızı yıkarken senin dinlenmendi..
çayımızda demlendi işte, o güzel sesinle muhabbet etmekti..
sonra yine seninle uyumaktı,huzur dolu.. yine seninle uyanıcagımı bilerek.. dalmaktı rüyalara..

ben sadece bunları istedim seninle, bana verilern sunulan hayatımı seninle yaşamak istedim.. başka hiçbirşey istemedim..

hiç yemesem, içmesem aç kalmam ben sen benimlesin ya, varsın evimizin çatısı her yağmurda aksın sen varsın ya yanımda.. kimseler üzemez beni, kıramaz..
varsın arabamız olmasın seninle el ele gideceğim ya her yere..
inan hiçbir şeyim olmasın sevdigim ama sen ol, zaten dünyalar benim olur..




''razıyım yapayalnız tükensin yıllarım ama yerine sevemem''

8 Kasım 2009 Pazar

bulanık

ne zaman bambaşka olur herşey? yada sadece bişey?
bak kış geldi, sobalar kuruldu, odun kömür, hava kirliliği!
sonra bizim alt komşunun bebeği doğdu, arkadaşım arabasını sattı,
ben naptım?

benim araba öyle kapıda duruyo, bebeğimde olmadı, sobada kurmadık!

gercekten o kadar cok merak ediyorum ki beni nelerin beklediğini, hemde nasıl?
o zaman zevkli olmazmıydı, hayatta başımıza nelerin geleceğini bilseydik hoş olur muyduki, yok ya olmazdı..

böylesi iyi ama bazen ağlayarak, bazen mutlulukla bazende öyle anlazmsızca beklemek daha güzel, daha keyifli!

bugünüde böyle bitirdim, işte bi gün daha yaklaştım...

:)

bugün pazar.

6 Kasım 2009 Cuma

geldi

denizliden döndüm, gayet keyifli ama aynı düşünce toplulukları eşliğinde bir gezi oldu benim için, yani aman aman kafamı dağıttı diyemiyorum malesef..

teraspark, forum ve bilimum alışveriş merkezlerini gezdik kuzenim ve kızı ile birlikte, ilk gün çok yağmurluydu ama diger günler güzeldi hava.. hıı denizliye gittiğim günde izmir deydik, ablamlarla birlikte neyse izmir bahsini hiç acmıycam, şu an iyiyim!

eve geldim annem ve babam bugun sabah ist gittiler! yani denizli den sonra evde kardeşimle birlikteyiz, bu benim için iyi bi durum acıkcası, arkdasımı cagırdım hemen yarın ikindi cayına bayadır görüşemiyoruz..

özetle caycımı koydum yanıma, demledim miss gibi cayımı bi tv bi net bi cay.. ohh.. insan bazen anlamasız ve ufak şeylerlede keyifli ve bi o kadarada mutlu olabiliyo gercektende!!

3 Kasım 2009 Salı

muhtacm ellerine ama tutamıyorumki lanet olsun YOKSUN

Bazen bir damla yaş oluyorsun bende gözlerimden akıveren
Bazen ismini duyunca tebessüm yüzümde
Bazen de kocaman bi özlem ama bu sadece hıçkıra hıçkıra ağlama hissi uyandırıyot bende.. ne yapsam geçmiyor..
Kokunu duymak istiyorum, ellerini ısıtmak!..

denizli

SEN hiç sıkılmıyor musun? her gittiğim yere geliyorsun...

2 Kasım 2009 Pazartesi

Kasım

Kasım da geldi..

daha dün gibi içimi ısıtan güneşin altında, denizdeki dalgalarla boğuşuyoduk oysa! güneşleniyoduk, bronzlaşıyoduk!

sabah yürüyüşünden sonra bahçede kahvaltı yapıyoduk, öğlen bi şekerleme, öğleden sonra denize gidiyoduk, adımı bile unutmuştum ben o zaman.. hiçbişey düşünmüyodum..
bazı akşamlar çeşmeye gidiyorduk, damla sakızlı dondurma yiyiyorduk hani, süt mısır alıyoduk! bu kadar cabuk nasıl ilerliyor saatler..